30 Milyonluk Büyük Fark

Yapılan çalışmalar şunu göstermiş: Çocuklarıyla hem sürekli, hem nitelikli iletişim kuran anababaların çocukları, ilk dört yılın sonunda ortalama 45 milyon kelime duyuyor. Çocuklarıyla daha az iletişime giren ailelerde, bu sayı 13 milyona kadar düşüyor. Yani, arada ortalama 30 milyon kelimelik bir fark oluşuyor.

Bu çalışmadaki çocukları izlemeye devam ediyorlar. Gözlemlerden çıkan sonuçlar, sizin de tahmin edeceğiniz gibi: 3 yaşında daha çok kelimeye, daha fazla kavrama maruz kalan, daha çok konuşulan çocuklar 9, 10 yaşlarına geldikleri zaman daha yüksek IQ’ya, daha yüksek akademik başarıya sahip oluyorlar. Çünkü sözcük dağarcıkları daha zengin, dinleme ve duyduğunu anlama becerileri daha gelişmiş… Okuduğunu anlama ve yorumlamada daha yetenekliler.

Ancak burada,‘tabağındakini bitir’, ‘oyuncaklarını topla’gibi zaruri konuşmalar kastedilmiyor. Çünkü buradaki içerik buyurgan ve engelleyici; hiç eğlenceli değil.

Bahis konusu olan, ‘talimat’lar dışında yapılan konuşmalar. Bu konuşmalar mecburiyet kaynaklı değil, tercihe bağlı. Buradaki içerik daha farklı, daha zengin, daha öğretici. Tanımlama, açıklama var. Çocuğun akıl yürütmesi gerekiyor:

  • Kızımla Ayşe teyzelere gideceğiz bugün. Ayşe Teyzede ne var, kim söyler?
  • Kediiii…
  • Hatırlıyorsun kediyi, aferin kızıma.
  • Peki, o kedinin adı neydi?
  • Duman..
  • Duman diy mi…Peki Duman ne demek bil bakalım?
  • Bilmem/Ateşten çıkar…

(Duruma, yaşa göre devam edersiniz…)

Ezcümle, çocuklarınıza kitap okuyun. Onlarla sohbet edin, sorular sorun, onların cevaplarına samimi cevaplar verin. Okula başlarken akranlarının yarısı kadar kelime, kavram bilen çocuğun diğerlerini yakalayabilmesi çok zor. Hem duygusal olgunlukta, hem bilişsel becerilerde…

Serdar Çankaya

Psikolojik Danışman

Sekiz Eylül İki Bin Onyedi